24 Haziran 2015 Çarşamba

Akıllara takılan Soru "Bölüm seçimi" Güverte'mi? Makina mı?

Denizcilik okumak istiyorum fakat hangi bölümü seçmem gerektiği konusunda kararsızım ? Aslında çoğu denizci adayı kardeşlerim bölüm seçimini pek önemsememekte ve kaptan olma hayali ile sınavlara girip güverte bölümünü tercih etmekte, ben de öyle yapmıştım :) Bunu asla yadırgamıyor ve de eleştirmiyorum, sonuçta hangi filmde makinacıları, baş mühendisi ön plana koydular ki? Kaptan denilince aklımıza ilk gelen titanik filmi ve kaptanın kendisini köprüstüne gemi battığı esnada kapattığı sahne, Neyse sonuç olarak ağırlıklı olarak güverte bölümü hedefleniyor, hiç bir araştırma yapmadan, sorgulamadan sadece medyadan görüldüğü şekilde ve sağdan soldan duyulan kaptanların maaşlarının doygunluğuyla !

Peki ya ufak bir araştırma yapmaya kalksanız neler değişirdi işte bu yazının içeriğinde biraz bundan bahsedeceğim. Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, kaptanların o kadar çok para kazanmalarının bir sebebi var, bunun sebebini sorgulamadan işe atlamak demek daha sonra geri dönülemez ve belki de ömür boyu pişman olacağınız bir meslek dalının içinde benliğinizi kaybetmek demek, Bir mühendis olsaydınız karada ki farklı sektörlerde branşınıza ait bölümlerde görev alabilirdiniz, bilgisayar vb eğitimler almış, yada grafik ve çeşitli tasarım yeterlilikleri almış olsaydınız yine aynı şekilde, ama kaptanlığı seçtiğinizde sektör değiştiremezsiniz, yolunuz bellidir o yol dışına çıkmak için yeniden sil baştan eğitim öğretim hayatı sürecine dönmek zorundasınız. Peki nedir kaptanlara bu kadar para vermelerinin sebepleri?

1- Sorumluluk - spider man'e amcasının söylediği gibi büyük güç büyük sorumluluk gerektirir, gemide kaptanın gücü ve otoritesi sorgulanmaz ne kadar kötü de olsa ağa da odur padişah da, ya itaat eder ya da çeker gidersini her durumda kaybedecek olan sizsiniz, işte böyle bir güçten bahsediyoruz. Kaptanın bu güce sahip olmasını sağlayan şey ise bir yeterlilikten çok daha öte, mesleki bilgi ve tecrübe, gemide ki diğer herkesin sorununa çözüm üretebilecek gerek psikolojik gerek medikal gerek mesleki her türlü konuda tam donanımlı olmalıdır kaptanı google gibi düşünün, sorduğunuz her şeye cevap alabileceğiniz tek kişi, İşte kaptanı kaptan yapan en önemli şey bilgi birikimi ve tecrübesidir, gücünü buradan alır. Gemi sahipleri de bu bilgi birikimine güvendikleri kişilere gemilerini idare etme hakkını verirler, Gemi dediğimiz şey milyon dolarlık yüzer metal yığınlarıdır, üstüne bir de gider binlerce hatta milyon dolarlık yükler de buna eklenir, ve siz kaptan olarak tüm bu milyon dolarlık malın emniyetini sağlamakla sorumlu tutulursunuz, başınıza gelebilecek olası durumlar, korsan tehdidi, Açık deniz fırtınaları, Limanlarda ki dolandırıcılar, herhangi bir savaş durumu, diğer gemilerle çatışma riski, personel ayaklanması ve daha pek çok şey sayabiliriz, bazıları belki meslek hayatı boyunca bir kaptanın karşısına hiç çıkmayabilir ama çatışma riski, korsan tehdidi ve doğa olayları gün aşırı yüksek potansiyele sahip risklerdir, Doğaya karşı insan yapımı bir vasıtanın içerisindesiniz batmaz diye bir şey yok öyle bir fırtınaya yakalanırsınız ki çıkışınız olmayabilir, unutmayın koskoca okyanusda 1000metrelik gemide dahi olsanız o okyanusun ortasında bir noktadan öte değilsiniz.

2- Tecrübe -  Gemi üzerinde her bir geçirilen ay karada geçirilmiş 2-3 aya eşittir benim gözümde, 6 ay çalıştığınız zaman sanki 6 yıl çalışmış gibi hissedersiniz öyle günler gelir ki bir gün içersinde yaşlandığınızı hissedersiniz, yorucu ve fırtınalı bir seyirin sonunda ulaştığınız limanda, o ülkenin yetkilileriyle karşı karşıya gelirsiniz, yükün yasal ve eksiksiz bir şekilde teslim alınmasını sağlamaya çalışırsınız fakat karşınızda ki ülke yetkililerinin gerçek niyetlerini nasıl insan olduklarını asla bilemezsiniz, yükün başına gelebilecek en ufak şeyden yük gemiden limana indirilip diğer vasıtalar ile alıcıya ulaşana kadar siz sorumlusunuz ve bu kısacık transfer sürecinde neler olabileceğini asla tahmin edemezsiniz, işte kaptan tecrübesinin büyük bir kısmını burada limanlarda kullanır, liman yetkililerini memnun tuttuğu kadar kendi onurunu da kırdırmadan dengeli bir şekilde diyalog kurar, akılsızca söyleyeceğiniz sözler işin aksamasına yol açabilir, tecrübesizliğinizi farkeden liman yetkilileri sizi her açıdan sömürmeye çalışabilir, Limanlar konusu aslında ap ayrı bir blog konusu o yüzden burada fazla detaya girmeden kesicem. Diğer yandan gemide alınacak her türlü karardan kaptan sorumlu olacağı için bu kararları verecek tecrübeye ve iradeye de sahip olmalıdır, personelin soracağı kişi kaptan, liman yetkililerinin soracağı kişi kaptan, şirketin soracağı kişi de kaptan, kaptanın sorabileceği kimsesi olmayacak işte burada tecrübesi devreye girer ve alınabilecek en doğru kararı alır, alamazsa şirkete para zaman ve itibarsızlık olarak yansıyacaktır. SEyirde gereken tecrübesi ise en önemli konudur, singapura bir gün gideceksiniz ve göreceksiniz dünyanın en yoğu gemi trafiğinin olduğu bölgelerden biri sınırlı genişlikte ki bir boğazdan onlarca gemi aynı anda karşılıklı geçişmeye çalışıyor, kaptan olarak burada yapacağınız en ufak hata binlerce dolarlık masraf demektir. hatta ve hatta can kaybına bile yol açmanız muhtemeldir. gidip de bir tankerle çatıştığınızda yaratacağınız çevre kirliliğini ve olası yangın riskini siz düşünün ve inanın bu gemiler araba gibi değil, o doğru kararı verirken, o doğru komutları vermek için kaptanlarımın ne terler döktüklerine şahit oldum, uzaktan tüm bunlar basit geliyor, 3-5 metrelik teknelerde büyümüş genç arkadaşlar ne var ki diyor ama öyle değil, doğa değişkendir, ve kaptan tecrübesiyle o değişkenleri her zaman hesaplayıp vereceği komuta ona göre karar vermelidir.

3- Personel idaresi -  gemiye gittiğiniz zaman göreceksiniz, nasıl adamların gemilere gönderildiğini, bir kere büyük çoğunluğu yüzme bilmiyor olacak, kimileri okuma yazmayı yeni öğrenmiş olacak, kimileri hayatında deniz görmemiş olacak, kimisi eski uyuşturucu bağımlısı olacak, kimisi kan davasından kaçıyor olacak, sağcısı solcusu, kürdü, pkklısı, dindarı, dinsizi hepsi bu açık deniz cezaevinde buluşacak, işte bu insanlar arasında ki ilişkileri yakından takip ederek gemide her daim düzeni sağlayacak olan kaptandır. İki kişi birbirini şikayetle karşınıza çıktığında vereceğiniz en ufak yanlış karar gemi içi ayaklanmaya, işlerin yavaşlanmasına, can ve mal kaybına yol açabilir, Bu yüzden gemilerde insanlar olabildiğince meşgul tutulur ki birbirlerine sataşacak fırsat bulamasınlar ama her zaman oluyor ve olacaktırda. Eğer kaptan olarak gereken otoriteyi personel üzerinde kuramaz size saygı duymalarını sağlayamazsanız işiniz bitti demektir, o gemide kaptanlık yapmanız mümkün değil. Kavga gürültü kaba kuvvetle işini çözmeye çalışan otorite kurmaya çalışan kaptanlara çok şahit oldum sonları hiç parlak olmadı ne yazık ki.

bu 3 ana konu bir kaptan için değişmezdir, daha gündelik yaşantınızda sorumsuz bir insansanız kaptanlığa sakın ola bulaşmayın çünkü sizin için sonu hüsran olacaktır., Tecrübe bir şekilde kazanılır ama ana dilini gibi ingilizce konuşabilmek zorundasınız! Eğer öğrenmeye üşeniyorsanız altınızda çalışacak olan personele muhtaç olmayı kabul ediyorsunuz demektir. Personel idaresi konusuna gelince kimi zaman gelecek babanız dedeniz yaşında ki adamlara komuta edeceksiniz, eğer bu otoriteyi kuracak iradeniz duruşunuz özgüveniniz yok ise yine kaptanlıktan uzak durmanız gerekiyor.

Şimdi gelelim asıl konuya kaptanın neden bu kadar fazla maaş aldığını artık öğrendiniz, tabi bu saydıklarımın arasında kaptanın aylarca ailesinden mahrum kaldığını söylemiyorum bile, çocuğunuz olsa öyle bir iki gün izin alır giderim gibi bir durum söz konusu olmayacak, okyanusun ortasında nereye gidiyorsunuz? gemide düşüp sakatlansanız yakınınızda bir doktor olmayacak doktor sizsiniz gemide, ailenizden birileri vefat etse belki ruhunuz bile duymayacak üzülmeyesiniz diye döndüğünüzde haber verecekler, bir nevi kendinizi çalıştığınız firmaya 6 aylığına kiralıyor olacaksınız bütün yaşantınızdan fedakarlık edip gidip belli bir ücret karşılığında birilerini zengin ediyorsunuz. Neyse Konu hakkında o kadar doluyum ki yine başlığın içeriğinden uzaklaştım.

Azıcık bölüm seçme aşamasında araştırdıysanız gemide 4 pozisyon da çalışabilirsiniz, güverteci olarak eğitim alır stajyerlikten başlar zabitlikten kaptanlığa ulaşan yolda adım adım ilerlersiniz ki bu 10 yıllarınızı alacak bir süreç, ikincisi makinacı olmak aynı şekilde stajyerlikten başlar mühendis olarak adım adım baş mühendisliğe ilerlersiniz maaşlar güverte ile aynıdır. üçüncü seçenek elektrik zabiti olmak ki bunun için illa denizcilik okumanıza gerek yok son olarak da aşçı ya da kamarot olmak. Herhangi bir vasfınız yok ise kurslar aracılığı ile güverte personeli ya da makina personeli olarak da gemiye çıkabilirsiniz. Ben burada makina ve güverte bölümünde lisans yapmak isteyen arkadaşlar için değerlendirme de bulunucam, diğer bölümler için bir talep olursa o konuda da bir yazı yazarım.

Şimdi bölüm seçme aşamanıza geldiniz kaptanlık sıcak geliyor falan ama bir de mühendislik var ki avantajları bana göre kaptanlığa oranla daha fazla,

Güverteci olursa sizi neler bekliyor avantajları dezavantajları neler bir bakalım,

1- Her limanda bir sevgili ? Öyle bir şey yok artık o eskidenmiş, Limanlarda bırakın sevgili yapmayı çoğu zaman şehirden alakasız tamamen iş makinalarıyla dolu en yakın merkeze kilometrelerce uzakta liman bölgelerinde yük operasyonları yapacaksınız, ister 4. kaptan olun ister gemi kaptanı şehrin göbeğinede yanaşsanız, ne limana çıkacak boş vaktiniz olacak ne de enerjiniz, zaten gelişen teknolojiyle birlikte artık limanlarda kalış süresi oldukça kısaldı, 300 metrelik gemileri 18 saatte yükleyip boşaltabiliyorlar artık, Ama diyelim gemi limanda bir hafta kalacak iyi de bir liman şehir merkezi yakın gayet falan ( 6 aylık kontratınız boyunca bir belki iki kez böyle bir fırsat çıkar karşınıza, ) Bir kere kaptan olarak sizin asıl görev yeriniz zaten limanlar olacak, sürekli gelen giden olacak denetlemeler olacak derken bir bakmışsınız 3 gün boyunca zaten limana falan çıkamamışsınız, kalan iki günde de bir kaç saatliğine çıkarsanız çıkarsınız ondada aklınız gemide olur zaten çıktığınızdan hiç bir şey anlayamazsınız, yani sevgili yapmakmış falan hikaye, 2. kaptan olduğunuzda ise dışarı çıkma olasılığınız zaten hiç yok, yük operasyonundan sorumlu zabit sizsiniz ne de olsa, yükleme tahliye esnasında devamlı aktif olacaksınız, balast operasyonları yapacak liman amirleriyle koordineli çalışacaksınız. Yani Kısacası Güverteci olursanız limanlarda çıkarım gezerim dünyayı dolaşırım hayalleri kurmayın.

2- Seyirde, günlük vardiyalarınız haricinde çalışacaksınız, Limana yanaşırken kalkarken vardiyanız isterse bitmiş olsun göreve devam etmek zorundasınız gemi yanaşması dediğimiz şey saatler süren bir operasyon kimi limanlar varki saatlerce kanal seyri yaparsınız tüm bunlar olduğunda ayaktasınız, limana yanaştıktan sonra da anında operasyon başlar ve vardiyaya girersiniz, ve bir 6 saat de o şekilde vardiya tutarsınız bir bakmışsınız uykusuzluğunuz 24 saati bulmuş hatta geçmiş bile, tam vardiyanız bitti yattınız, bir telefon gelir denetleme için gemiye gelmişlerdir kalkıp saatlerce denetleme süresince adamların peşinde koşturursunuz, ve bir bakmışsınız diğer vardiyanız gelmiş, kamaraya girdiğinizde uykusuzluğunuz 30 saati aşmış olur, Güverteci olarak genel olarak liman operasyonları bu şekilde olacaktır.

3- Seyirde sürekli gözünüz ufukta kulağınız radyoda olacak, bir yandan da gemide her hangi bir sorun olmadığını (yangın vs) takip etmek zorundasınız, 4 saatlik seyir vardiyalarınız okyanus geçerken çok yoğun olmasa da karaya yakın bölgelerde artan trafikle oldukça yorucu olacaktır.

4- Demirde yine köprüstünde oturup geminin tarayıp taramadığını takip edecek, telsiz dinleyecek ve personel kıç üstünde parti yaparken siz yarım saatliğine diğer zabitlerden biri yerinize gelmeden bulunduğunuz bölgeyi terk edemeyeceksiniz,

5- Siz çılgınlar gibi çalışır uykusuz günler geçirirken insanlar sizi her limanda sevgili yapan dünyayı gezen biri olarak tanıyacak...
6- Karada iş imkanınız yok denecek kadar azdır.

Peki ne avantajı var?

- Toplum içerisinde kaptanım dediğinizde karşılaşacağınız ilk tepki ooo olacak hani egonuzu tatmin edebilirsiniz, statü sahibi olursunuz, çok yüksek mevkiilerde ki iş adamlarıyla karşılıklı konuşacak bilgi birikiminiz ve kültür seviyeniz olur olmasa bile sorun değil kaptan olduğunuz için pek önemsemezler.
- Maaşı tatmin edicidir.
- Seyirdeyken gün doğumu ve gün batımı çok fantastik sahnelere şahit olabilir kahve ve sigara eşliğinde manzarayı izleyebilirsiniz.


Peki ya Makina?

1- Öncelikle güverte kadar sorumluluğunuz yoktur yani hiç bir baş mühendisin kaptan kadar sorumluluğu yoktur, günümüzde baş mühendisler ve adayları her ne kadar inkar etselerde, yakıt alımı sırasında eğer yakıt taşar da denize ulaşırsa baş mühendisden önce kaptanı sorguya çeker hapse atarlar. O yüzden sorumluluğu nispeten daha azdır.

2- Seyirde eğer otomasyonlu bir gemide çalışıyorsanız 8-5 çalışırsınız akşam 5ten sonra olurda makina da size ihtiyaç olursa geminin her yerinde gözünüzün önünde olan bi kontrol panelinden uyarı alır ona göre makinaya inersiniz. Ama genelde böyle bir durum olmaz ve güverteci aynı maaşı aldığınız arkadaşlar vardiya tutarken siz kamaranızda keyif yapıyor olursunuz

3- Limanlarda eğer makina da herhangi bir major çalışma yapılmayacaksa ve denetlemede yoksa yine 8-5 çalışır akşam 5ten sonra istediğiniz yere gider sabah 8e kadar gelmezsiniz, Güverteci arkadaştan siparişlerini almayı unutmayın garibim malum çıkamıyor vardiyadan dolayı

4- Tüm bu eşitsizliğe ve rahatlığa rağmen güverteyle aynı maaşı alırsınız.
5- Karada iş imkanı oldukça fazladır, sonuçta makina mühendisisi olarak yeterliliğiniz var, ve karada bu alanda ki her iş yerine rahatlıkla girebilir şirketlerde enspektörlük yapabilirsiniz.

Peki dezavantajlar?
-Seyir de makinanın içinde tüm o makina gürültüsü ve sıcağıyla başbaşa olursunuz tabiki vardiya saatleriniz dahilinde
- Major bir arıza olursa gemi hareket edene kadar uykusuz çalışırsınız ama bu çok nadir olan bir durumdur.
- Seyredecek bir manzaranız yoktur.
- Eliniz yağdan kirden eksik kalmaz hiç bir zaman.

Evet Genel olarak her iki bölümünde avantaj ve dezavantajlarını objektif bir biçimde yazmaya çalıştım, bugün kü aklım olsa makinacı olur gemilerde paraya para demezdim ama yaptım bir hata bende sizin gibi kaptanlığa beyaz üniformaya yenik düştüm ve şuan mesleğimi yapmıyorum 1 yıl sonra güçlükle zorla girdiğim bir şirkette nispeten gemilerle alakalı başka bir iş yapıyorum.
Bugün ki aklım olsa aslında hiç denizciliğe bulaşmazdım keşke bu satırları benden önce biri yazmış olsaydı ve okuyup kaale alıp bende diğer insanlar gibi grafik tasarım elektrik elektronik vs okuyup keyfime baksaydım... Yemişim parasını! Umarım bu yazdıklarım kulağınıza küpe olur ve hala daha bu yazılanları kaale almayıp gemiye gider de pişman olursanız sakın kimseye ya da kendinize kızmayın çünkü durum maalesef bu. Hatta yazdıklarımdan çok daha kötü çünkü psikolojik etkilerini anlatmak mümkün değil ancak yaşanarak görebileceğiniz şeylerde var. Vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim başarılar diliyorum...

Suat Fırat Dede

10 Aralık 2010 Cuma

Stajyerlere Tavsiyeler: Bölüm I Denizci Çantası.

2009 Yılında Denizcilik öğrencileri derneği için hazırladığım kitabımdan Stajyer arkadaşlara gemiye giderken gemide ve gemiden ayrılırken neler yapmaları gerektiğiyle ilgili kendi deneyimlerimden yola çıkarak Yardımcı olmaya çalışayım istedim... Yazının devamı  4 bölüme ayrılmıştır bunlar;

·      Denizci çantası ve Gemiye katılış
·      Köprüstü
·      Güverte
·      Ve gemiden ayrılış.

Denizci Çantası Ve Gemiye Katılış

Belki De Yazının en önemli konusu tabiki denizci çantası...Birçok stajyer arkadaş gemiye giderken, ortamı bilmediğinden ne götrmesi ya da ne götürmemesi gerektiğini bilemiyor. Bu konuya noktayı koymak istiyorum zira ihtiyacınız olan herşey Denizci çantanızda;

Denizci Çantası
Gemiye gitmeden önce yapmanız gereken bazı hazırlıklar vardır, bunlar gideceğiniz bölgeye göre ufak değişiklikler göstermektedir. Genel olarak gemiye giderken yanınızda bulunması gerekenler;
·        
      4mevsimlik giyecek(Yazın bile gemiye katılıyor olsanız mutlaka yanınızda kışlık elbise bulundurun)
·         Giyeceklerinizi alırken çoğunlukla eski yırtılmasını kirlenmesini göze aldığınız giyecekleri yine güverte de çalışacaksanız temiz giyeceklerinize oranla daha fazla olmasına dikkat edin temiz giyeceklerinizi limana çıkışlarda ve Köprüstü vardiyasına çıkış harici giymemeye özen gösterin
·         
     En az 2 çeşit ayakkabı (biri temiz diğeri gemi içersinde giymek üzere fakat güvertede çalışacağınız zamanlar kesinlikle bu ayakkabılar giyilmemeli Güverte Lostromosundan Safety shoes dediğimiz kaymaz tabanlı ve çelik burunlu ayakkabılardan istemelisiniz.
·      
         
     Mevsimlik Çoraplar ve iç çamaşırları(Bol miktarda götürün yanınızda böylece sık sık çamaşır yıkamak zorunda kalmazsınız özellikle güverte çalışacaksanız her gün banyo yapacağınızı göz önünde bulundurarak çamaşır alın)
·      
         Mutlaka defter kalem götürün yanınızda gemide günlük tutmayı alışkanlık edinin bu hem çok da fazla olmayan boş vakitlerinizde kafanızı rahatlatmaya hem de ilerde anılarınıza canlandırmaya yarar.
·         ,
     Temiz çarşaf yatak örtüsü battaniye ve yastık kılıfı mutlaka çantanızda olması gerekenlerden. 
·         
     Kupa veya bardak
·        
     Kışlık şapka eldiven ve atkı
·         
     Yanık merhemleri yumuşatıcı kremler ve traş sonrası kolonyalar, tuvalet kağıdı.
·         
     Şampuan, traş köpüğü, mümkünse traş makinesi yoksa jilet setleri.
·         
     Vücut, kafa ve yüz havlusu. Mümkünse 2şer tane.
·        
     Denizci çakısı, avcılık malzemesi satan dükkânlardan elde edebilirsiniz. Unutmayın her denizcinin bir çakısı yoksa bıçağı olur, olmalıdır...
·        
     Staj Defteri(Konuları mümkün olduğunca günü gününe işleyip daha sonraya birikmelerini önlemenizde fayda var)
·         
    Varsa Elektronik cihazlarınız ve şarj aletleri( Laptop,Mp3 çalar,fotoğraf makinası vb…)Ayrıca boş dvd götürmeyi ihmal etmeyin geminizin kaptanından mesleki arşivlerini rica edip kendi arşivinizi oluşturabilirsiniz. ayrıca saat kullanmıyorsanız kullanın kronometre özellikli bir saat gemide herzaman olmasa da mutlaka işinize yarayacaktır. 
·        
    El feneri ya da kafa feneri
·     
        Mesleki Belge ve dokümanlarınız(Sağlık raporu vb…) Belgelerin orijinalinin bulundurulması zorunludur.
·         Ve diğer özel eşyalarınız. ayrıca aşı kartınızı sizden istenmeden gidip karaköyde çıkartın aşınızı olun. Kendi sağlığınız için olun. Aşı kartsız gemiye "KATILMAYIN"
     En Az 100dolar ve 100tl nakit para bulunsun cebinizde hatta mümkünse 50'de euro.

Gemiye giderken çanta hazırlamak çok önemlidir özellikle uzun süreli çalışılacağı zaman mutlaka çok dikkatli ve özenle hazırlanmalı çanta. Yukarıdakine benzer bir check list oluşturarak çantanızı bu listeye bakarak hazırlamanız sizi her zaman olumlu etkileyecektir. Bu liste tabiki daha da genişletilebilir ama olmazsa olmazlarınız bunlar... 

Diğer önemli bir konu ise çanta! Denizcinin çantası herşeyden önemlidir bu çantayla rahat hareket edip seyahat edebiliyor olmanız gerek yanınıza alacağınız malzeme çok olacağından birden fazla çantaya bölünmekten kaçının, bölünüyorsanız sürgülü, çekçekli çantalardan kaçının. Sonuçta gemiye kimi zaman demirdeyken katıldığınızda ya da boğaz geçişi esnasında katıldığınızda çantanızın size engel olmasını istemezsiniz. Bu yüzden örnek fotoğraflarda gösterdiğim çantalardan edinin...


Hazırlayan Suat Fırat Dede
Eğer kendi sitenizde Paylaşacak kullanacak iseniz lütfen emeğe saygı gösterip bu 2 satırıda yazınıza ekleyin.



Stajyerlere Tavsiyeler: Bölüm II Gemiye Katılış

Gemiye Katılış
Eğer gemi yurtdışında ise muhtemelen tek gitmezsiniz ama olurda tek olursanız mutlaka havaalanına indiğinizde birileri sizi karşılayacaktır bu konuda panik yapmanıza gerek yok.
Bunun dışında şehirlerarası yol gitmeniz gerektiğinde çoğunlukla bileti siz alırsınız gemiden ayrılacağınız zaman ordino işlenirken kaptana bileti verirseniz şirket bilet paranızı da karşılamış olur son kalan alacağınızla birlikte alabilirsiniz. Ama bu her şirkette farklı işler kimisi biletinize kadar ayırtabilir de.
           Gemiye ilk vardığınızda eğer stajyer olarak ya da zabit sıfatıyla gemiye çıkıyorsanız Lumbar ağzında sizi karşılayan kişiye öncelikle kim olduğunuzu ve sıfatınızı, daha sonra birinci zabit ile görüşmek istediğinizi söylemelisiniz ama eğer Güvertede çalışacak personel olarak gemiye katılırsanız( Usta gemici- gemici vb.), Reisle görüşmek istediğinizi söylemeniz gerekir. Bu kişilerle görüştüğünüz zaman zaten personel ile tek tek tanışacaksınız ve birisi size bütün gemiyi gezdirecektir bu aşamadan sonra kamaranız gösterilir ve kamaranıza yerleşmeniz için yalnız bırakılırsınız. Fazla oyalanmadan kamaranıza yerleşmeniz eğer güverte personeli olarak çalışacaksanız size verilen tulum ve Safety shoes’ları giyerek reis’in yanına çıkmalısınız. Her kamara girişinde genellikle kapı üzerinde role kartı bulunur bu role kartındaki görevleri mutlaka ezberlemelisiniz birinci zabit mutlaka bu görevlerin neler olduğunu soracaktır sormasa bile hayati önem taşımaktadır bilinmesi gerekir. Yine gemiye ilk gittiğinizde öğrenmeniz gerekenlerden biride Geminin DPA’nin kim olduğunu öğrenmektir bu kişinin ismi genelde salonda ve geminin ofisinde duvara asılı halde bulunur. Eğer bulamazsanız reis’e ya da birinci zabite sorabilirsiniz. PSC(port state control) gemiye geldiğinde size geminin DPA’ kim diye sorarsa bu kişinin ismini söyleyebilmeniz gereklidir.
         Gemiye ilk gidişiniz sebebiyle heyecanlı olacaksınız bu çok normaldir, fakat heyecanınızın sizi ezilmiş ve beceriksiz gibi göstermesine izin vermeyin olabildiğince rahat olmaya çalışın. Gemideki ilk izleniminiz çok önemli gemi personeli sizi gerçekten tanıyana kadar ilk izleniminize bakarak size yaklaşımda bulunacaklar.
        Gelelim mutfak ve aşçıbaşı ilişkisine; Gemide en iyi geçinmeniz gereken ve üzmemeniz gereken kişi aşçıbaşıdır, ne olursa olsun aşçıbaşı ile aranızı iyi tutun. Gemide günde 3 öğün yemek çıkar sabah kahvaltısı genelde 7.30-8.00 arasındadır aşağı yukarı yarım saatlik değişimde gösterebilir bilmeniz gereken 8.00de işbaşı yapıldığıdır. Sofraya kesinlikle Sıfır kollu bir t-shirt ya da şortla falan oturmayın, Eliniz yüzünüz temiz olmalı çok zorunlu olmadıkça pis kıyafetlerinizle de sofraya oturmayın. Masada herkesin belli bir yeri vardır oturduğunuz yere dikkat edin. Gerekirse sorun. Öğün yemekleri sonrası bulaşıkları aşçıbaşı yıkar ama ara öğünlerde bir şeyler yer içer ve bulaşık çıkarırsanız mutlaka kendi bulaşığınızı kendiniz yıkamalısınız. 
         Gemide her çöp için ayrı konteynırlar ve çöp kovaları bulunur neyin içine ne atılacağına dikkat edin genelde bunlar renkleriyle sınıflandırılır örneğin; mavi konteynır yiyecek artıkları için kullanılır. Zabit ve diğer personelin yiyip içtiği salonlar ayrıdır. Siz gemideki görevinize göre uygun olan salonda yemek yemelisiniz eğer zabit salonunda yemek yiyorsanız arada bir mutlaka personel salonuna da uğrayıp selamlaşmanız personelle ilişkinizi sıcak tutacaktır. Gemide ki hiyerarşik düzene hiçbir şeye olmadığı kadar dikkat etmeli üstlerinize karşı kesinlikle saygılı davranmalı ve karşı çıkmamalı astlarınıza ise asla yukarıdan bakmamalısınız siz usta gemici iken geminin miçosu sizden daha tecrübeli olduğu için önerilerine fikirlerine önem vermelisiniz fakat bu kesinlikle onu dinlemeniz anlamına gelmez siz emirleri reis’ten alırsınız. Miçodan ya da bir başkasından değil. Eğer geminin miçosu sizden bir şey yapmanızı isterse bunu isteyiş tarzına göre değerlendirip uygulamalısınız eğer ki emrivaki ve ukala bir tavırla söylüyorsa uygun bir dille kendisini uyarmalı ve gerekirse reis’e bildirmelisiniz.              
        Güvertede çalışırken kendi işiniz dışında bir şeyle ilgilenmeyin,  uyanıklık yapıp üstünkörü iş yapmayın özenli ve dikkatli çalışın. Siz bir işi yaptıktan sonra emin olum yaptığınız iş en ince ayrıntısına kadar kontrol edilecektir, siz bunun asla farkına varmazsınız ve bu yaptığınız işler sizin için birer not demektir. Notunuz düşük olursa reis tarafından hiç hoş yorumlara maruz kalmazsınız.  Gemide personele sıfatıyla hitap edin Geminin kaptanına süvari bey, ikinci kaptanına efendi kaptan üçüncü kaptanına yine efendi kaptan telsiz zabitine de telsiz zabitim diye hitap edebilirsiniz ama doğrusu telsiz zabitim olacaktır. Bu şekilde söylerseniz kimse sizi yadırgamaz yine aynı şekilde güverte lostromosuna reis usta gemici gemiciler ve miçolara “isim + usta” diyerek hitap edebilirsiniz. Makine dairesindeki personele ise yağcısına ve silicisine “isim + usta” çarkçıbaşına çarkçıbaşı ve ikinci çarkçıya da çarkçım diye hitap edebilirsiniz.
       Son olarak gemideki zamanlamanıza çok dikkat etmelisiniz yani Sabah kahvaltı saatinde kahvaltı masasında olun birilerinin sizi çağırmasını beklemeyin aynı şekilde diğer öğünlerde veya vardiya değişimlerinde mutlaka size söylenen saatten 5dk önce görev yerinizde veya sofranın başında olun. Orası sizin eviniz ve personel de ailenizmiş gibi düşünün. Bunlara dikkat ederseniz gemideki ilk günlerinizi çok rahat bir şekilde geçirir canınızı sıkacak bir durumla uyarıyla karşılaşmamış olursunuz. Yinede gelebilecek her türlü yoruma hakarete hazırlıklı olan ve bunların sizi olumsuz yönde değil olumlu yönde etkilemesine izin verin, size gemide kimse durduk yere bağırıp çağırmaz genelde reis tarafından iş esnasında bolca haşlanırsınız yaptığınız hatayı tekrar etmediğiniz sürece bu haşlamalar git gide azalacaktır. 

Stajyerlere Tavsiyeler: Bölüm III Köprüsrü hakkında bilmeniz gerekenler

Köprüstü
Vardiya Teslim alma ve teslim etme prosedürü;
Vardiya saatinize 5-10dk kala köprüstüne çıkın ve mutlaka girerken Allah Selamet versin diyerek girin. Aynı şekilde Köprüstünden ayrılırken de yine Allah Selamet versin demelisiniz. Vardiya teslim alma ve teslim etmenin basitçe bir prosedürü vardır her gemide uygulanır ya da uygulanmaz bu tamamen Süvari bey’e bağlıdır.  Vardiya teslim alırken;
Vardiyayı teslim eden zabit sırasıyla
-          20.00-00.00 vardiyamı teslim ediyorum
-          Rota… Derece
-          Dümen …(oto pilotsa oto pilotta olduğu elde ise elde olduğu söylenir)
-          Varsa yine ekstra bilgiler verilir.
Vardiyayı teslim eden zabit bunları söyledikten sonra sizde aynı şekilde
-          00.00-04.00 vardiyamı teslim aldım
-          Rota… Derece
-          Dümen…(oto pilot ya da elde)
-          Vardiyayı teslim eden zabitin verdiği ekstra bilgiler tekrar edilerek prosedür sonlandırılır. Vardiyası biten zabit Allah Selamet versin diyerek köprüstünü terk eder. Ama siz gemide yeni olduğunuz için her ihtimale karşı süvari beyin gidebilirsin demesini bekleyin. Veya doğrudan izin isteyin.

Vardiya esnasında yapılması gerekenler;
1        Seyir ettiğiniz bölgeye göre saat başı mevkii atmalısınız ( Boğaz geçişlerinde bu süre 5dk’ya kadar düşebilir süvari beye danışmanız gerekmektedir) eğer mevkii atmayı bilmiyorsanız mutlaka ama mutlaka süvari bey’den ya da ikinci kaptandan öğretmesini rica edin.
2        Jurnal doldururken süvari bey’i takip edin ve jurnalin nasıl doldurulması gerektiğini kendisinden rica edin
3        Köprüstünde asla oturmayın oturacak yer aranmayın, vardiya süreniz boyunca gözünüzü dört açıp bir elinize sancak ve iskeledeki dürbünlerden birini alarak ufku sık sık tarayın dürbün kullanmadığınız anlarda radardan takip edin, radar kullanmayı biliyorsanız radarın özelliklerini süvari beyin ya da ikinci kaptanın izni doğrultusunda ayarlayın. Böylece güvenli mesafe dairesi çizerseniz olası bir gözden kaçırma durumu olduğunda tehlike yaratan gemiyi fark edebilirsiniz. Ama öncelikli güvenmeniz gereken gözlerinizdir. Sürekli uyanık ve tetikte olun en ufak şüphe duyduğunuz anda süvari bey’e haber verin kendiside gördüğü halde sizi test etmek için sesini çıkarmaz ve neden beni uyarmadın diyerek sizi zor durumda bırakabilir.
4        
               Müsait olduğunuz durumlarda Köprüstündeki kitaplıktaki yayınları inceleyerek kendinizi geliştirin özellikle denizde çatışmayı önleme tüzüğünü yanınızdan ayırmayın vardiya esnasında gördüğünüz gemilerin kırmızısını yeşilini inceleyerek kitaptan ne tür gemi olduğuna bakın zamanla kitaba ihtiyacınız kalmayacaktır.
5        Köprüstünde size soru sorulmadığı sürece konuşmamaya çalışın manevra esnasında ya da boğaz geçişlerinde kaptanın dikkatini dağıtabileceğini göz önünde bulundurarak soru sormayın.
6        Dümenin başına geçmeniz istendiğinde heyecan yapmayın süvari bey sizi büyük bir ustalıkla yönlendirecektir dediklerini yaptıktan sonra hiçbir problemle karşılaşmazsınız dümen başındayken unutmamanız gereken en önemli şey süvari bey size komut verdiğinde sesli bir şekilde komutu tekrar edin.
Dümen Tutmak;
Aslında dümen tutmak başlı başına bir uzmanlık gerektirir fakat yapılmayacak kadar zorda değildir, ihtiyacınız olan sadece el alışkanlığı. Dümen tutarken dikkat etmeniz gerekenler;
-          Süvari bey’in komutlarını sesli bir şekilde tekrar edin.
-          Komutların ne anlama geldiğini bildiğinizden emin olun
-          Süvari bey ne diyorsa yapın kesinlikle size mantıklı gelip gelmemesini sorgulamayın sadece denileni yapın.
-          Süvari bey size ortala dediği zaman geminin hareketini ve dönüşünü hesaba katarak bu komutu verir sizin yapmanız gereken komutu sesli bir şekilde tekrarlayıp dümeni ortalamaktır.
-          Dümen tutarken kulaklarınız Süvari bey’de ve telsizde, gözleriniz ufukta radarda, pusulada ve dümen müşüründe(gösterge)olmalıdır. İyi bir serdümen aynı zamanda iyi bir gözcüdür.
-          Verilen komutları olabildiğince hızlı biçimde yerine getirin.
-          Dümen tutarken joystick’i ufak hareketlerle kontrol edin, gemi istenilen rotadan saptığında büyük açılarla değil küçük açılarla tekrar istenilen derecede gidin. Unutmayın ki her geminin dümeni farklıdır ve geminin dümene verdiği tepki süresi her gemide farklılık gösterir dümen tutarken eğer gemi istediğiniz derece seyir etmiyor ve siz dümeni 5derece bastığınız halde dönmüyorsa panik yapıp dümene yüklenmeyin çok çok ufak arttırarak geminin dönmesini bekleyin. Dönmeye başladığı anda dümene verdiğiniz açıyı küçültün.
-          Dümeni sancak tarafa çevirdiğinizde gemi sancağa iskeleye çevirdiğinizde de iskeleye döner birbiriyle ters değildir yani. Tornistan çalışırken de dümeni sancağa bastığınızda geminin kıçı sancağa başı iskeleye gider eğer gemi üzerindeki yol tamamen durmadan tornistan çalıştırıp dümeni sancağa basarsanız ilk tepkisi kıçı iskeleye çekmek başı da sancağa çekmek olacaktır ama biraz zaman geçtikten sonra kıç sancağa baş iskeleye gelecek şekilde dönmeye başlayacaktır gemi.
Dümen komutları;
Ortala ya da dümen ortada: Dümen müşürünü 0’a getirmek anlamına gelir dümen ortada dendiği zaman yapmanız gereken dümen göstergesini sıfıra getirmektir.
Viyala/viya böyle: Genelde size bir derece söylenir 180’de viya veya böyle viya et dendiğinde o andaki rota değeri kaç ise okunur ve gerekli ince ayarlar yapılarak geminin o rotada gitmesi sağlanır ve dümen göstergesi yine 0’a getirilir. Normal şartlar altında gösterge 0’ı gösterdiğinde geminin bulunduğu rotadan sapmaması gerekir ama akıntı ve rüzgâr etkisiyle sizin birer derecelik iskele ya da sancak yönünde dümene açı vermeniz gerekir.
Yıldız: Rüzgârgülü üzerindeki komutlar(ana komutlar) yoluyla da kaptandan dümen komutu alabilirsiniz yıldız demek 000-360dereceye getirmek demek veya Kıble denirse rotayı 180dereceye getirmeniz gerekmektedir. Bu sebeple rüzgâr gülünü iyi bilmelisiniz.
Sancak/iskele alabanda: Bu komut verildiğinde hızla dümen sonuna kadar istenilen yöne basılır eğer müşür göstergesi 45gösteriyorsa siz dümeni 40’a kadar basmalısınız eğer sonuna kadar köklerseniz dümen kilitlenme problemi yaşayabilirsiniz.
Demir Vardiyası;
Demir vardiyasında göreviniz basit ve nettir,
-          Telsiz nöbeti
-          Demir taramasına karşı tetikte olmak.
Demir vardiyasına köprüstüne çıktığınızda yapmanız gereken ilk iş GPS’te yazılı olan koordinatları bir kâğıda yazıp (post it) GPS üzerinde ekranı kapatmayacak şekilde yapıştırmak ve 10dkda bir gibi aralıklarla kontrol etmelisiniz.
       Gemi rüzgâr ve etkisiyle demir etrafında hareket edebilir geminin dönmesine karşı panik yapmayınız fakat gerek derecelerde gerek gemide anormal bir sürüklenme varsa anında kaptana durumu bildirmelisiniz. Demir kontrolü dışında Boğaz giriş ve çıkışlarında demirlediğinizde boğaza giriş saatinin bildirilmesi vb gibi durumlarda vardiyanız esnasında Boğaz VTS operatörü tarafından çağrıldığınız da telsiz ahizesini kaldırıp mandala basarak ve aşağıdaki prosedüre uyarak VTS operatöründen boğaza giriş saatini almalı ve bu giriş saatinden 2 saat önce tüm personeli uyandırmanız gereklidir.

Stajyerlere Tavsiyeler: Bölüm IV VTS operatörü ile konuşma prosedürü

VTS operatörü ile konuşma prosedürü;
Örneğin geminin ismi Emre Tomba olsun,
Operatör:
Emre Tomba Emre Tomba Emre Tomba
Burası Sektör Kadıköy(veya hangi Vts operatörü ise o isim söylenir)
Bu esnada sizin cevap vermeniz gerekir:
Sektör Kadıköy sektör Kadıköy
Burası emre Tomba
Dinlemedeyim Tamam.

Operatör:
Emre Tomba boğaza giriş ETA’nız 05.00
Siz:
Sektör Kadıköy
Burası emre Tomba
Boğaza giriş ETA’mız 05.00
Alındı anlaşıldı iyi çalışmalar
Tamam.
Diyerek konuşma prosedürü tamamlanır. Bunda zor olan hiçbir şey yoktur konuşurken mandala basıp konuşur ve dinlemek için mandalı bırakıp dinlersiniz.

Stajyerlere Tavsiyeler: Bölüm V Güverte ve manevralar

Güverte
Denizciliğin bekli de en zor kısmıdır güverte, çalışma temposunun yoğunluğu yetmezmiş gibi birde ambar temizliği vardır. Sürekli tehlikeyle iç içedir güverte personeli en ufak bir hatanın telafisi olmayabilir. Güverte de çalışmak zihin becerisinden çok fiziksel beceri ve el işi becerisi gerektirir. Boyasından raspasına kadar her şeyi bilir güverte personeli. Güvertede çalışırken dikkat etmeniz gereken en önemli şey acele iş yapmamak ve mutlaka iş donanımlarını kullanmak.(eldiven, Safety shoes, tulum, baret vb…)

Manevralar;
Yanaşma ve kalkış Manevraları esnasında sizin yeriniz eğer gemici/usta gemici olarak çıktıysanız baş üstüdür eğer telsiz zabiti veya stajyer olarak çıktıysanız kıç üstünde halat verme volta etme boş alma vb. işlemlere yardımcı olursunuz. Ya da genelde köprüstünde dümen ve makine gücü sizdedir. Gemi liman içersine girdiğinde halatlar tamburlardan(halatın sarılı olduğu büyük dönen donanım)çözülerek atılmaya hazır hale getirilir. Tabii ki halatı hiçbir zaman gemiden iskeleye atmazsınız önce el incesi uygun bir şekilde hazırlanarak bir ucu sizde kalacak şekilde iskeleye fırlatılır ve sizde kalan ucunu bağlayarak iskeledeki palamarcıların halatı çekmesi beklenir. Ama her zaman iskelede palamarcılar sizi bekliyor olmayabilir, işte o zaman iş başa düşer bir şekilde limana çıkartılırsınız ve gemiden gelen halatları siz babalara geçirirsiniz.
Manevra esnasında dikkat etmeniz gerekenler;
-          Baş üstüne gittiğinizde boş boş durmayın ne yapacağım karmaşasına da kapılmayın tamburların bosalarını çözerek ve halatları iskeleye vermek üzere hazırlayabilirsiniz. Zaten reis ne yapmanız gerektiği konusunda sizi yönlendirecektir.
-          Halatları verdiğinizde hızla boşunu alabildiğiniz kadar elle alın
-          Genellikle önce spring halatı verilir bu halat geminin aksi yönünde verilir yani kıçtan verilen spring halatı başa doğru verilir baştan verilen spring halatı da kıça doğru verilir.
-          Halatların ırgatla boşunun alınmasından sonra babaya volta edilmesi için bosa vurulması gerekir bu işlemi ek’lerdeki resimlerden görebilirsiniz.
-          Irgat başındayken Vira komutu verilirse yukarı çekmeniz isteniyor demektir mayna denirse ağır ağır indirmeniz gerekiyor demektir funda bismillah denirse ırgatı tutan kilit sonuna kadar açılır ve demir kendi ağırlığıyla düşer.  Hayboci ise demire boş koymak demektir.
-          Eğer ırgat başında değilseniz ve bir başkası demiri mayna veya vira ediyorsa demirin aktığı yerden kilitlerini takip etmeye çalışın en başında yakalarsanız sıkıntı çekmezsiniz ama kaçırırsanız bir sonraki kilit geldiğinde kaçıncı bakla işaretliyse aradaki baklaları sayarak kaçıncı kilidin gittiğini öğrenebilirsiniz.

Lumbarağzı vardiyası;



İşte çantanızı donatırken yanınıza aldığınız mevsimlik kıyafetlerin en çok ihtiyaç duyulacağı yer burası. Telsiz zabitleri lumbarağzı vardiyası tutmaz ama güverte personeli (usta gemici-gemici-miço) her limanda kendi vardiya saatlerinde geminin iskelesinin indirildiği yerde tutulan vardiyadır. Yanınızda ISPS kutusu ziyaretçiler için giriş çıkış kayıt defteri bulunur. Gemi personeli harici gemiye giren çıkan herkesin ismi imzası ve görevi giriş çıkış saatleri ile birlikte işlenir. Ambarda çalışacak işçiler de dâhil herkesin ismi bu formda yer almak zorundadır. Vardiya süreniz boyunca bulunduğunuz yerden ayrılamazsınız sürekli uyanık olmalı ve gemiye kaçak yolcu ve hırsızlık girişimlerine karşı tedbirli olmalısınız. Aynı zamanda halatlardaki farelikleri de düzenli olarak kontrol ederek gemiye farelerin çıkmasını önlemelisiniz. Zor bir vardiyadır sorumluluğunuz fazladır geminin başına gelebilecek herhangi bir şeyden siz sorumlu tutulursunuz. 

Stajyerlere Tavsiyeler: Bölüm VI Gemiden Ayrılış

Gemiden Ayrılış
Gemiden ayrılış tarihinizi önceden kafanızda planlayın ve bu tarihten 30gün önce gemiden ayrılış dilekçenizi yazarak gemici olarak çıktıysanız reis’e telsiz zabiti olarak çıktıysanız birinci zabite vermeniz gerekmektedir. Gemiden ayrılmadan bir gün önce ordinonuzu ve hizmet belgenizi de istemeyi unutmayın telsiz zabiti olarak çıktıysanız genelde bu tip işleri siz kendiniz yapacaksınızdır. Diğer yandan gemiden gemi bilgilerini içeren ship’s particular dokümanını almayı ve yine telefon numaralarının yazılı olduğu personel listesini almayı unutmayın. Bir sonraki Cv’leriniz de kullanmak üzere süvari bey’den veya reisten referans izni isteyin. İlişkilerinizi devam ettirmeyi ve bayramlarda arayıp sormayı es geçmeyin.